11 Mart 2012 Pazar

Paralel Evrenler ve Geçmiş Yaşam Kalıplarının değiştirilmesi!...


Facebook ta Spiritüel Filmler adlı bir sayfa var. Kurucusu sevgili Hasan (Sonsuz) Çeliktaş. (Sonsuz’u bilenler bu alanda ne kadar özverili katkıları olduğunu da bilir). Bu sayfada üyeler izlediği, beğendiği spiritüel film ve belgesellerden alıntıları, özel bölümlerini, izlenimlerini ve varsa eleştiri ve katkılarını link vermeden üye olan diğer dostlarla paylaşıyor. Dostlardan biri The Universe - Multiverse Parallel Universes adlı belgeselin paylaşımını yapınca çok keyifli paylaşım ve katkılar olmuş. Ben bazı bölümleri okuyunca “dostlarla paylaşmadan olmaz” diye düşündüm. Ancak ben elbette sevgili Nesrin Hanımdan paylaşım konusunda iznini alarak, keyifle okuduğum yorumlarını sizlerinde okumasına ve bu konuda biraz olsun düşünmenize vesile olmak istedim.
Önce Nesrin hanımın yorumuna yer verelim;
 “Paralel evrenlerimizin hepsi aynı anda vardır ama biz içinde olduğumuzu sandığımız tek bir evrenimizdeki farkındalığımızı yaşarız. Potansiyel diğer evrenlerimizde yolculuk yapan diğer ben'lerimiz bize uyarı mesajları gönderebilir. Bu paralel evrenin birinci faydasıdır. İkincisi, diğer evrenlerimizi istersek iptal edebiliriz, istersek o evrenlere geçiş yapabiliriz. O evrenler bazen rüyalarda iptal edilir, bazen bilinçaltı zihin kayıtları temizlenerek iptal edilir. Yani bağlı olduğumuz geçmiş hikayelerimizden özgürleşerek yaparız bunu. Geçmişten gelen ve acısını çektiğimiz seçimlerimizin enerji kayıtlarını silmemiz, bizi diğer paralel evrenlerimizden de özgürleştirir ve güçlendirir.
Zaman aslında bir çark gibidir. Bu çark aynı anda, sonsuz sayıda koridor içererek döner. Bu koridorların her biri bizim seçimlerimizin koridorlarıdır. Hayatımız boyu kaç seçim yaparız, bir düşünsek. "Kuantum evreninde ne zaman bir seçim yapılsa, bir evren daha doğar". Asıl olan öz varlık, o çarkın ortasında oturur ve bütün koridorları görür. Bütün koridorlarda dolaşan sayısız eş ben vardır. Ama o benler sadece kendi koridorunun içini görür. Yani kendi lineer zamanını... Öz beniyle irtibat kurabilen eş benlerden herhangi birisi, böyle bir gerçeğin farkına vardığında bu bilgiyi kullanabilir. Bu büyülü bir şeydir. Bu büyüyü yaşamak için “varlığımız olduğunu sandığımız” tüm “şey”lerden özgür olmak şartı vardır. İsmimiz, cismimiz, kütlemiz, malımız, mülkümüz, zincirlerimiz, sevgilerimiz, düşkünlüklerimiz, vs sonsuz sayıda bizi biz yaptığını düşündüğümüz ŞEY vardır. HİÇ olmak kolay değildir. Bu arada bu HİÇ olma halinin sürekli olmasına gerek yoktur. Bir saniyeliğine bile bunu yakalayıp kullanabilen kişi çok şey yapabilir. Çünkü o bir saniye, bizim ölçüp biçtiğimiz bir saniyenin yetkilerinden çok daha fazlasına sahiptir” diyerek bitirmiş paylaşımlarını.
Birçok yazımda belirttiğim gibi adı ne olursa olsun, ister geçmiş yaşam, ister nlp, kuantum, nefes, hipnoz veya psikoterapi, tüm bireysel çalışmalarda yapılan, aslında doğru uygulanabiliyorsa, kişinin kendi öz beni ile temas kurabilmesine aracı olabilmektir. Her seçimimizle oluşan yeni paralel evrenlerimizin, bizi ne kadar derinden etkileyebildiği, geçen günlerde üzerine uzunca yazdığım gibi, ruhunuzun üzerinde nasıl sert kabuklar oluşturduğu çok açık.
Geçtiğimiz günlerde “Şelaleye doğru hızla akan bir nehirdeyiz. Hayatınızda bugün yüz yüze geldiğiniz tüm güçlükler, tüm felaketler, büyük bir ihtimalle, nehrin çok yukarısındayken verebileceğiniz daha farklı kararlarla önlenebilirdi diye yazmıştım.
Bazen kelimeler yetmez. “Ruhun Kabuğunun Kırılması” nedir? “Astral Temizlik” neden yapılmalıdır? ile “Kısa dönemli çözümler, uzun dönem sorunlarınızın nedeni olur!...” adlı yazıları okuyup bu yazılanlarla zihninizde birleştirmek üzere biraz düşünün. Bence zihninizde yakalayabileceğiniz açılımlar, size kimsenin yardımcı olamayacağı kadar derin fayda sağlayabilirler.
Yaşam sizden size yansıyandır…
Aşkla kalın…
Kartal ÖZAL
PDR ve Davranış Bilimi Uzmanı
Not: İlgili yazılarımın linklerini ekliyorum…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumunuz için teşekkürler!...