1 Nisan 2013 Pazartesi

Uçan Kuşun Hikayesi


Sevgili dostlar, birçok spiritüel öğretinin en çok üstünde durduğu konu, insanın kendini sahip olduklarıyla sınırlamasıdır. İnsanlar ne yazık ki kendilerini ve başkalarını çoğunlukla sahip olduklarıyla değerlendiriyor ve bu yaşamlarındaki değerlerini daha iyi arabayla, daha büyük bir evle, daha fazla dostla yükseltebileceklerine inanıyor. Hatta birçok insan bu dünyanın fiziksel şartlarının içinde adeta hapsedilmiş olduğuna inanmakta. Oysa bu dünyaya sadece fizikselliği deneyimlemeye gelmedik, tüm bu şartlarda bile sınırsızlığımızı hatırlayarak ona doğru ilerlemeye geldik. Bazen, kendi sınırlarımızı nasıl belirlediğimizi, kendimizi nasıl çaresizliğe ittiğimizi, sadece şikayet edip sorunları çözmek için içimizdeki potansiyele başvurmadığımızı bize birilerinin söylemesine ihtiyaç duyuyoruz. Varoluşçu psikoloji derki, sandığınızdan çok daha fazlasısınız. Sahip olduklarınızdan çok daha fazlasısınız. Bununla ilgili geçenlerde bir danışanım beni aradı ve sınırsızlığımızı tekrar gösterdi. Bu konuyu izniyle sizinle paylaşmak istedim. Olay şöyle başladı; Geçen sene bu danışanım ilk randevusunda bana birinci ve ikinci eşlerinin onu nasıl terk ettiğini, ardından işini, evini, arabasını nasıl kaybettiğini ve 45 yaşında bir erkek olarak baba evine döndüğünü anlattı. Tüm bunlara rağmen hayata tutunmaya çalışırken, çok sevdiği muhabbet kuşu da pencereden kaçarak onu terk edince, artık onun için yaşamın anlamı kalmadığını hissetmiş ve yardım almaya gelmişti. Nihayetinde birkaç ay sonrasında seanslarımızı bitirdiğimizde, önce kendisine inanması gerektiğini, öncelikle kendisini sevmesi gerektiğini fark etmişti. Onu yaşama uğurlarken, en son şöyle söylemiştim, "Sen kendini gerçekten sevdiğinde, hayatta değer verdiğin her şey sana döner, merak etme!" Neredeyse bir yıl sonra, geçen hafta içinde beni aradı ve "sizinle bir şey paylaşmak istiyorum" dedi. "İşlerim harika gidiyor, başımı kaşıyacak vaktim yok. Ama sizi bugün başka bir şey için aradım. Tam bir yıl sonra, İstanbul gibi bir şehirde muhabbet kuşum geri döndü. Bu nasıl bir mucizedir? ‘Kendini gerçekten sevdiğinde hayatta değer verdiğin her şey sana döner’ derken kuşu da düşünmüş müydünüz?"
Bunu söylerken elbette düşünmemiştim! Ancak tüm samimiyetimle biliyorum ki, insan kendini sevdiği andan itibaren, her şey onun etrafında dönmeye başlıyor. Kimsenin uydusu olmayın, siz harika varlıklarsınız! Müthiş bir potansiyeliniz var! Siz kendinize inanıp, kendinizi sevdiğiniz andan itibaren uçan kuş bile döner.
Sevgiyle ve aşkla kalın!
PDR ve Davranış Bilimi Uzmanı
Kartal ÖZAL

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumunuz için teşekkürler!...